Doç. Dr. Mustafa ÖZGENEL, Dr. Öğr. Üyesi Mehmet ÇETİN
Effects of Organizational Cynicism Occupational Commitment and Organizational Dissent on Knowledge Inertia
Özet
|
Tam Metin
Uyum, esneklik, değişim, duyarlılık ve çeviklik giderek artan bir şekilde başarının kaçınılmaz bileşenleri haline geldiği için; bilgi ataleti, çağdaş örgütlerin önündeki en önemli engellerden birini oluşturmaktadır. Misyonları göz önüne alındığında, bilgi ataleti eğitim kuruluşlarının etkinliği için daha da önemli olmakla birlikte, konu, üzerinde henüz yeterince çalışma yapılmamış ve daha fazla araştırma gerektiren bir yapıdır. Bu makale, bilgi ataletinin öncülleri ve bu öncüllerin hangi mekanizmalar aracılığı ile kavrama yol açtıkları hakkındaki bilgimize özgün bir araştırma modeli ile katkıda bulunmaktadır. Çalışmanın analizleri devlet okullarındaki 440 öğretmenden toplanan veriler üzerine yapılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkileri incelemek üzere korelasyon analizi ve yapısal eşitlik modeli kullanılmıştır. Yol analizi sonuçları, örgütsel sinizmin bilgi ataleti üzerinde anlamlı ve olumlu yönde doğrudan etkisinin olduğunu ve mesleki bağlılık ve örgütsel muhalefet üzerinde anlamlı ve olumsuz doğrudan etkileri olduğunu göstermektedir. Hem mesleki bağlılık hem de örgütsel muhalefet, bilgi ataletini olumsuz yönde etkilemektedir. Tam bir arabuluculuk doğrulanmamış olmasına rağmen, önyükleme analizinin bulguları, örgütsel sinizmin, mesleki bağlılık ve örgütsel muhalefet yoluyla bilgi ataleti üzerinde anlamlı dolaylı etkisinin olduğunu göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Bilgi ataleti; Örgütsel sinizm; Mesleki bağlılık; Örgütsel muhalefet; Eğitim yönetimi.
Dr. Osman AKTAN, Prof. Dr. Yusuf BUDAK
Matematik Dersinde Takım Destekli Bireyselleştirme Tekniğinin Kullanılmasına Yönelik Veli Görüşlerinin İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın amacı, ilkokul öğretim kademesinde matematik dersi öğretiminde işbirliğine dayalı öğrenme yöntemi takım destekli bireyselleştirme tekniği kullanımına yönelik veli görüşlerini belirlemektir. Nitel yaklaşımın benimsendiği araştırmada, veri toplama aracı olarak görüşme tekniği kullanılmıştır. Araştırmada, ilkokul 4. sınıf “Matematik Öğretim Programı”, “Uzunlukları Ölçme, Eşit Parçalara Bölme” ünitesinde yer alan kazanımlar doğrultusunda, takım destekli bireyselleştirme tekniğine dayalı olarak hazırlanan altı haftalık (otuz saat) matematik dersi öğretim planları, 3 ayrı sınıfta 6 hafta uygulanmıştır. Uygulama başlamadan önce, uygulamanın içeriği ve süreç hakkında veliler bilgilendirilmiştir. Öğretim uygulaması bittikten sonra uygulamaya yönelik görüşlerin alınması amacıyla, altı öğrenci velisi ile görüşme yapılmıştır. Veli görüşleri, araştırmacı tarafından hazırlanan ön uygulama ile geçerlik ve güvenirlik formu ile toplanmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Katılımcı görüşlerinden elde edilen veriler, doğrudan alıntılarla desteklenmiştir. Araştırmada elde edilen sonuçlara göre; velilerin genel olarak takım destekli bireyselleştirme tekniğine yönelik matematik dersi öğretim uygulamalarını yararlı buldukları, tekniğin gerek normal gelişim gösteren öğrenciler gerekse öğrenme güçlüğü olan kaynaştırma öğrencilerinin matematik dersine yönelik ilgilerini arttırdığı, öğrencilere dersi sevdirdiği, öğrencilerin motivasyonunu arttırdığı, işlenen dersleri anlaşılır ve eğlenceli bulduklarına yönelik sonuçlar elde edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Matematik dersi; İşbirliğine dayalı öğrenme yöntemi; Takım destekli bireyselleştirme tekniği; Kaynaştırma eğitimi; Özel öğrenme güçlüğü.
Dr. Öğr. Üyesi Türkan ÇELİK
An Analysis on Social Studies Teacher Candidates’ Hospital Service Practice Experiences
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmanın amacı Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının Topluma Hizmet Uygulamaları (THU) dersi kapsamında hastane deneyimlerine ilişkin düşüncelerini tespit etmektir. Bu amaç doğrultusunda çalışma nitel araştırma yöntemlerinden fenomonolojik desende tasarlanmıştır. Çalışmanın örneklemi amaçlı örneklem tekniklerinden ölçüt örneklem tekniği ile belirlenmiştir. Bu bağlamda THU dersinde topluma sunacakları hizmeti hastane ortamında gerçekleştirecek on sosyal bilgiler 3. sınıf öğretmen adayı katılmıştır. Öğretmen adaylarının hastane ortamında yaşlı, kimsesiz, çocuk, engelli ve mülteci hastalara hastanede gidecekleri bölümü gösterme, hastanedeki bölümlere ilişkin hastaların sordukları soruları yanıtlama, onlara refakat etme ve hastane personeline yardım etme şeklinde birçok etkinlik gerçekleştirilmiştir. Çalışmaların sonunda yarı yapılandırılmış görüşme formları aracılığıyla öğretmen adaylarından hastanedeki deneyimlerine ilişkin düşünceleri alınmıştır. Elde edilen veriler içerik analizine tabi tutularak öğretmen adaylarının görüşlerinden tema ve bu temalara bağlı olarak alt temalara ulaşılmıştır. Ulaşılan temalar: hasta ve hastaneye yönelik farkındalık geliştirmek; yardım etme sürecinde manevi doyum yaşamak; hastanede sorumluluk almada isteklilik ve hasta ve hastaneye ilişkin ön yargılarının değişmesi şeklindedir. Öğretmen adaylarının hastane ortamındaki etkinliklere ilişkin deneyimlerinin genel anlamda olumlu olduğu bulgulanmıştır. Bu sonuç ayrıca öğretmen adaylarının toplumsal sorunlar konusunda hem farkındalık kazandıklarını hem de bu sorunların çözümünün bir parçası olmada istekli ve gönüllü bir şekilde çalıştıklarına ilişkin deneyimler yaşadıklarını göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Topluma hizmet uygulamaları dersi; Sosyal bilgiler öğretimi; Sosyal bilgiler öğretmen adayları; Hastahanede hizmet.
Hilal GÜZEL, Dr. Öğr. Üyesi Aysel TÜFEKCİ
Okul Öncesi Dönemde Çocuğu Olan Babaların Baba Çocuk İlişkileri ve Babalık Rolü Algıları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi: Gaziantep İli Örneği
Özet
|
Tam Metin
Araştırmanın amacı, okul öncesi dönemde çocuğu olan babaların babalık rolü algıları ile baba çocuk ilişkisi arasındaki ilişkinin incelenmesidir. İlişkisel tarama modelinde desenlenmiş olan araştırmanın örneklemi 3-6 yaş grubunda çocuğu olan ve araştırmaya gönüllü olarak katılan 1015 babadan oluşturulmuştur. Araştırma verileri 2018-2019 eğitim öğretim yılında, Kişisel Bilgi Formu, Çocuk Ebeveyn İlişki Ölçeği Baba Formu ve Babalık Rolü Algı Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Verilerin analizinde Mann-Whitney U Testi, Kruskal-Wallis H Testi ve Spearman Korelasyon Testi kullanılmıştır. Araştırma sonucuna göre, babaların Babalık Rolü Algı Ölçeği puanlarının anne baba öğrenim düzeyi, anne baba yaşı, anne baba mesleği, gelir, algılanan sosyoekonomik düzey, ilk baba olma yaşı, aile yapısı, çocuk sayısı ve çocuk yaşına göre anlamlı farklılık gösterdiği görülmüştür. Ayrıca, babaların Babalık Rolü Algı Ölçeği puanları ile Çocuk Ebeveyn İlişki Ölçeği puanları arasında negatif yönde, orta düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Okul öncesi dönem; Babalık; Babalık rolü algısı; Baba çocuk ilişkisi; Toplumsal cinsiyet.
Doç. Dr. Burcu AVCI-AKBEL
Türk Müziği Eserlerinin Deşifre Edilmesinde Kullanılan Stratejiler
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırma ile öğrencilerin Türk Müziği eserlerini deşifre ederlerken kullandıkları stratejilerin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Tarama modeline göre tasarlanan bu araştırmanın çalışma grubunu, ölçüt örnekleme ile seçilen 100 lisans öğrencisi oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından hazırlanan ‘Türk Müziği Eserlerinin Deşifre Edilmesinde Kullanılan Stratejiler Ölçeği’ kullanılmıştır. Nicel verilerin analizinde SPSS 15 istatistik programı, nitel verilerin analizinde ATLAS.ti 8 programı kullanılmıştır. Araştırma sonucunda katılımcıların makamı belirlemeye yönelik dikkat stratejilerini diğer stratejilere oranla daha fazla kullandıkları, Türk Müziği eserlerinin daha doğru ve müzikal şekilde seslendirilebilmesine ve daha iyi bir duyumun elde edilebilmesine yönelik stratejileri ise daha az kullandıkları ortaya çıkmıştır. Katılımcıların Türk Müziği eserlerini deşifre etmeden önce ya da deşifre ederken ölçekte belirtilen ifadelerin yanı sıra dinleme, o makamdaki eserleri düşünme ve seslendirme, taksim yapma, makamın karakteristik özelliklerini tespit etme, yavaş icra etme, birim zaman vurarak deşifre yapma, a hecesiyle okuma, göz deşifresi yapma, eserde kullanılan dörtlü-beşlileri tespit etme, rumuz hesaplaması yapma ve eserin bestelendiği dönemi araştırma stratejilerini de kullandıkları ortaya çıkmıştır.
Anahtar Kelimeler:Müzik deşifresi; Strateji; Deşifre etme stratejileri; Türk Mûsikîsi; Türk Müziği nazariyatı.
Arş. Gör. Yunus YILMAZ, Arş. Gör. Ahmet Serhat UÇAR
Rehberlik Araştırma Merkezlerinde Yapılan Çalışmaların Gözden Geçirilmesi
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın amacı 2003-2018 yılları arasında Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) yürütülen araştırmaların tematik olarak incelenmesidir. Bu bağlamda çalışmaya dahil edilen araştırmalar; (a) özel eğitim süreçleriyle ilişkili olması (b) rehberlik ve araştırma merkezlerinden katılımcıların dâhil olması, (c) web yoluyla uzaktan erişime açık olması kriterleri göz önünde bulundurularak seçilmiştir. Bu kriterleri karşılayan 16 araştırmaya ulaşılmıştır. Bu çalışmaların 9’u yüksek lisans tezi, 7’si ise makaleden oluşmaktadır. Araştırmalar, nitel veri analizi yöntemlerinden içerik analizi aracılığıyla ana tema ve alt temalar altında toplanmıştır. Oluşturulan temalardan hareketle, fiziksel sorunlar, ölçme ve değerlendirme araçlarının kullanımı, paydaşlarla iş birliği, aile katılımı, RAM’ların genel işleyişi ve tanı, değerlendirme, yönlendirme, yerleştirme süreçleriyle ilgili sorunlar, RAM’larda materyal eksikliği, değerlendirme odalarının kullanışlı olmaması, binaların yetersizlik türlerine göre dizayn edilmeyişi, ısı, ışık, yalıtımın uygun olmayışı gibi birçok fiziksel sorun görülmektedir. Sonuç olarak RAM’larda işleyişi olumsuz etkileyen pek çok sorun bulunduğu ve işleyişin sorunsuz gerçekleştirilebilmesi için önemli iyileştirmelere gereksinim olduğu düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Rehberlik ve araştırma merkezi; Özel eğitim; Tanı; Değerlendirme; Yönlendirme; Yerleştirme.
Doç. Dr. Nihal YILDIZ-YILMAZ, Erdal DEMİR
Sınıf Öğretmenlerinin Yabancı Uyruklu Öğrencilere İlişkin Sorunları ile Çözüm Önerilerinin Değerlendirilmesi
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın amacını, sınıf öğretmenlerinin yabancı uyruklu öğrencilere ilişkin yaşadıkları problemler ile bu problemlere getirdikleri çözüm önerilerinin değerlendirilmesi oluşturmaktadır. Araştırmada, nitel araştırma yöntemlerinden olgubilim (fenomoloji) deseni kullanılmıştır. Çalışma grubu, 2018-2019 eğitim öğretim yılında öğretmenlik yapmaya devam eden 35 öğretmenden oluşmaktadır. Örneklem seçiminde amaçlı örneklem yöntemlerinden ölçüt örneklem yöntemi seçilmiştir. Ölçüt olarak ise 2018-2019 eğitim öğretim yılı içerisinde sınıfında en az 1 tane yabancı uyruklu öğrenci olması olarak belirlenmiştir. Verilerin toplanmasında amaca uygun olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi uygulanmıştır. İçerik analizine uygun olarak kodlamalar yapılmış ve temalar oluşturulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, öğretmenler sınıflarında en az 1, en fazla 5 yabancı uyruklu öğrenci bulunmasına karşın, büyük bir bölümü Milli Eğitim Bakanlığı’nın yabancı uyruklu öğrenciler için herhangi bir çalışma yapmadığını, bunun yanında kendilerinin de sınıf ortamında yabancı uyruklu öğrencilere yönelik olarak herhangi bir farklılık yapmadıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca, öğretmenlerin bu öğrencilerle ilgili yeterli eğitim almadıkları veya herhangi bir eğitim almadıkları tespit edilmiştir. Bu durum, öğretmenlerin yabancı uyruklu öğrencilerle ilgili olarak ortaya çıkan sorunların çözümü konusunda herhangi bir fikir verememesine neden olmaktadır. Öğretmenler, öğrencilerin herhangi bir eğitim sürecine dâhil olmadan doğrudan eğitime dâhil olmaları ile birlikte çok ciddi bir dil, uyum ve iletişim sorunuyla karşı karşıya kalmaktadırlar.
Anahtar Kelimeler: Yabancı uyruklu öğrenciler; Sınıf öğretmenleri; Problemler; Çözüm önerileri.
Psk. İpek AKTEPE, Dr. Öğr. Üyesi Özlem ÇAKMAK-TOLAN
Mükemmeliyetçilik ile Depresyon-Anksiyete-Stres İlişkisinde Duygu Düzenleme Güçlüğü ve Belirsizliğe Tahammülsüzlüğün Aracı Rolünün İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
Mevcut araştırmanın amacı, mükemmeliyetçiliğin boyutları (kendine yönelik, başkalarına yönelik ve sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik) ile depresyon, anksiyete ve stres arasındaki ilişkiyi incelemek ve ardından olası bir ilişkide duygu düzenleme güçlüğü ve belirsizliğe tahammülsüzlüğün aracı rolünü belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda, araştırma yaşları 18-66 arasında olan 252 katılımcı ile yürütülmüştür. Katılımcılara Kişisel Bilgi Formu, Çok Boyutlu Mükemmeliyetçilik Ölçeği, Belirsizliğe Tahammülsüzlük Ölçeği-Kısa Form, Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği-Kısa Form ve Depresyon Anksiyete Stres Ölçeği-Kısa Form uygulanmıştır. Analiz sonuçlarına göre, sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik ile depresyon, anksiyete ve stres arasında pozitif yönlü korelasyon bulunmuştur.Başkalarına yönelik mükemmeliyetçilik ile depresyon, anksiyete ve stres ilişkisinde ise, sadece depresyon ile negatif yönlü anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Yapılan aracı model analizinde sadece sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik boyutunda anlamlı sonuçlar elde edilmiştir. Sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik ve depresyon-anksiyete-stres arasındaki ilişkiye duygu düzenleme güçlüğünün tüm alt boyutları ile aracılık ettiği belirlenmiştir. Sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik ve stres ilişkisinde belirsizliğe tahammülsüzlüğün engelleyici kaygı ve ileriye yönelik kaygı boyutları ile aracı role sahip olduğu; sosyal olarak dayatılan mükemmeliyetçilik, depresyon ve anksiyete ilişkisinde ise belirsizliğe tahammülsüzlüğün sadece engelleyici kaygı boyutu ile aracılık ettiği saptanmıştır. Sonuçlar ilgili alanyazın kapsamında tartışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Mükemmeliyetçilik; Depresyon; Anksiyete; Stres; Duygu düzenleme güçlüğü; Belirsizliğe tahammülsüzlük.
Doç. Dr. Hatice MERTOĞLU, Prof. Dr. Esra MACAROĞLU-AKGÜL
Fen Eğitiminde Kaynaştırma Modülünün Öğretmenlik Uygulamasına Yansıması
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmada fen eğitiminde kaynaştırma modülünün öğretmen adaylarının kaynaştırmayla ilgili uygulamalar hakkındaki düşüncelerine ve kaynaştırma tutumlarına etkisi araştırılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu okul deneyimi ve öğretmenlik uygulaması dersi kapsamında 5 farklı okulda uygulamaya gitmekte olan 33 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Çalışma başında öğretmen adaylarına “Kaynaştırmaya İlişkin Görüşler Ölçeği” ve kaynaştırma modülü uygulanmıştır. Bireysel öğretim planları, öğretimsel uyarlamalar ve benzeri materyaller içeren kaynaştırma modülünden sonra okullardaki kaynaştırma uygulamaları öğretmen adayları tarafından gözlem ve görüşmelerle değerlendirilmiştir. Böylece fen eğitiminde kaynaştırma modülünün öğretmen adaylarının görüşleri üzerindeki etkileri ölçülmeye çalışılmıştır. Dönem boyu yapılan her değerlendirme ve planlama ile uygulamaya ait veriler öğretmen adayları tarafından ürün dosyaları ile toplanmıştır. Çalışma sonunda öğretmen adaylarına “Kaynaştırmaya İlişkin Görüşler Ölçeği” tekrar uygulanmış, kaynaştırma uygulamaları modülünün etkililiği ve kaynaştırma modülü ile ilgili görüşleri de nicel ve nitel olarak araştırılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Kaynaştırma uygulamaları; Fen bilgisi öğretmen adayları; Öğretmenlik uygulaması.
Dr. Öğr. Üyesi Ebru KÜLEKÇİ-AKYAVUZ
Ortaöğretim Öğrencilerinin Şiddete Eğilim Durumlarının İncelenmesi: Bir Karma Yöntem Çalışması
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmanın amacı ortaöğretim öğrencilerinin şiddet eğilim düzeylerinin belirlemesi ve şiddet eğilimlerinin okul türü, cinsiyet ve takip ettikleri televizyon programlarına göre durumlarının ortaya konulmasıdır. Ayrıca öğrencilerin niçin şiddete başvurdukları, şiddetin sonuçları ve şiddete iten etmenleri ve şiddetin azaltılması için nelerin yapılabileceğini onların bakış açıları doğrultusunda belirlemek de bu çalışmada amaçlanmıştır. Çalışma karma yöntem olarak tasarlanmıştır. Karma yöntemlerden açımlayıcı (açıklayıcı) sıralı desen tercih edilmiştir. Çalışmanın nicel bölümde Kilis ilinde ortaöğretim okullarında eğitim gören 290 ortaöğretim öğrencisi
örnekleme dâhil edilmiştir. Nitel bölümünde ise şiddete başvuran toplam 12 ortaöğretim öğrencisi çalışma grubuna dâhil edilmiştir. Veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu, Şiddet Eğilim Ölçeği ve yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Çalışmada ortaöğretim öğrencilerinin şiddet eğilim düzeylerinin yüksek düzeyde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Katılımcıların görüşleri doğrultusunda ortaöğretim öğrencilerini şiddete iten durumlar karşı tarafın durumu, bireysel durumlar ve arkadaş ortamı olmak üzere üç tema altında incelenmiştir. Ortaöğretim öğrencilerinin şiddet eğilim düzeylerinin eğitim gördükleri okul türlerine, cinsiyet gruplarına ve
takip ettikleri televizyon programlarına göre göre anlamlı olarak farklılık gösterdiği sonucu elde edilmiştir. Elde edilen sonuçlar dikkate alındığında ortaöğretim öğrencilerinde şiddetin azaltılması için uygulayıcılara ve araştırmacılara öneriler sunulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Şiddet; Eğilim; Ortaöğretim; Öğrenci.
Emre CANOĞULLARI
Öğretmenlerin Bilgi Güvenliği Konusundaki Farkındalıklarının İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
Bilginin yaygınlaşması, sanal ortamın bilgi havuzuna dönüşmesi, bu bilgilerin güvenlik sorununu da beraberinde getirmiştir. Eğitim sistemimizin vazgeçilmez bir parçası olan öğretmenlerin de bilgi toplumunun bir üyesi olarak sahip olduğu bilgileri koruma konusunda gerekli yeterliklere sahip olması gerekmektedir. Bilgi güvenliği ile ilgili yapılan araştırmalar genel olarak öğrenci ile sınırlı kalmış ve araştırmalarda nicel yöntem ağırlıklı olarak kullanılmıştır. Bu çalışmanın karma yöntem kullanılarak öğretmenler üzerinde yapılması litaratüre katkı bakımından önemli görülmektedir. Bu noktadan hareketle, bu çalışmada öğretmenlerin bilgi güvenliği konusundaki farkındalıklarını incelemek amaçlanmıştır. Araştırmada karma araştırma modelinin açıklayıcı ardışık deseni kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini 310 ilkokul ve ortaokul öğretmeni oluşturmaktadır. Bu örneklem grubuna Bilgi Güvenliği Farkındalık Ölçeği (BGFÖ) uygulandıktan sonra araştırmanın nitel boyutu kapsamında 310 öğretmen arasından 21 öğretmen ile görüşme yapılmıştır. Nicel verilen analizinde SPSS paket programı kullanılarak betimsel analiz, t Testi ve tek yönlü varyans analizi teknikleri kullanılmıştır. Nitel verilerin analizinde betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, öğretmenlerin bilgi güvenliği farkındalık düzeyleri ortanın biraz üstünde
olarak tespit edilmiştir. Ayrıca cinsiyet değişkenine göre erkek öğretmenler lehine, branş değişkenine göre Bilişim Teknolojileri öğretmenleri lehine, yaş değişkenine göre ise 46 yaş ve üstü öğretmenler aleyhine anlamlı fark tespit edilmiştir. Araştırmanın nitel boyutunda ise öğretmenlere yöneltilen bilgi güvenliği konusundaki sorulara öğretmenler tam olarak açıklama getiremeseler de araştırmanın nicel bulgularına paralel
olarak orta düzeyde farkındalığa sahip oldukları sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Bilgi; Bilgi güvenliği; Farkındalık; Bilgi güvenliği farkındalığı; Öğretmen.
Doç. Dr. Aynur KÖSE, Dr. Öğr. Üyesi Fatih KEZER
Developing the Political Values Scale: A Validity and Reliability Study
Özet
|
Tam Metin
In this study, a scale was developed in order to determine the place of “value” which has a place in international literature and which is one of the signifiers of understanding universal basic needs such as biological, social and welfare-related ones, in Turkish political discourse and to understand the social correspondence of the value dimensions embedded in the discourses of political actors in the media. Data were obtained from a group of 400 people in the city of Ankara. For validity and reliability studies, gender and education level ratio were taken into consideration, and data were obtained from a group of 400 people in the city of Ankara via a firm which provides
support within the context of the project. Exploratory factor analysis and confirmatory factor analysis were used for the validity of the instrument. Cronbach Alpha reliability coefficient, corrected-item correlation and item-total correlation were examined for reliability proofs. The analyses showed that the scale had three-factored dimensions, which explained 42.33% of the total variance. C-A reliability concerning the totality of the scale was determined to be 0.89, C-A reliability coefficients belonging to factors were determined to be 0.88, 0.90 and 0.76, respectively. The confirmatory factor analysis indicated that the fit indexes were at acceptable levels for the appropriateness of the structure. It is thought that Political Values Scale, which was designed to determine the social correspondence of value priorities of politics in Türkiye, the society’s expectations for values, and the society’s relationship with values in terms of voting behavior, and which was proven to be valid and reliable, would be helpful for researchers who want to study political value and the relationship between politics and
values.
Keywords: Value; Political discourse; Scale development; Value scale; Political values.
Dr. Metin KOCATÜRK, Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN
Investigation of Relationship Between Peer Bullying and Cyberbullying Among Middle School Students
Özet
|
Tam Metin
The aim of this study is to investigate the relationship between peer bullying tendency and cyberbullying tendency and peer bullying victimization and cyberbullying victimization among middle school students. The study was carried out with 1080 middle school students (551 girls and 529 boys) in Istanbul. Demographic Information Form, Peer Bullying Tendency Scale, Peer Bullying Victimization Scale, Cyberbullying Tendency Scale and Cyber Victimization Scale were administered to the students. The data obtained were analyzed with Pearson Product Moment Correlation, independent sample t-test and one-way analysis of variance. Results of the study indicated a significant relationship between peer bullying tendency and cyberbullying tendency of students. In addition, another significant relationship was found between the students’ exposure to peer bullying and cyberbullying. In addition to these, results of the study revealed a significant relationship between students’ tendency to peer bullying and their exposure to cyberbullying and again a significant relationship between students’ exposure to peer bullying and cyberbullying. The recommendations for future research and for stakeholders-school counselor, teachers, parents and adolescents- are presented.
Keywords: Peer bullying; Peer bullying victimization; Cyberbullying; Cyberbullying victimization.
Dr. Muharrem GENCER
Öğrencilerin Okul ve Okul Müdürü Kavramlarına İlişkin Metaforik Algıları
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmanın amacı; öğrencilerin, okul ve okul müdürü kavramlarına ilişkin algılarını metaforlar aracılığıyla ortaya koymaktır. Nitel olarak tasarlanan bu çalışmada, fenomenolojik model kullanılmıştır. Çalışma grubunu, kolay ulaşılabilir durum örnekleme tekniği ile belirlenen 229 öğrenci oluşturmaktadır. Verilerin analizinde içerik analizi kullanılmıştır. Elde edilen araştırma bulgularına göre, okul kavramına ilişkin üretilen 69 metafor, 10 kategoride; okul müdürü kavramına ilişkin 76 metafor 10 kategoride toplanmıştır. Öğrencilerin okul kavramı için aile, ev ve ağaç; okul müdürü kavramı için beyin, komutan ve baba metaforlarını en sık kullandıkları görülmüştür.
Metaforların ortak özellikleri dikkate alınarak oluşturulan kategorilerden okul kavramı için güven verici ortam ve bilgi sağlayıcı ortam kategorilerinde, okul müdürü için yönetim odağı ve yönlendirici/yol gösterici kategorilerinde en çok metafor üretildiği belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Okul; Okul müdürü; Öğrenci; Algı; Metafor.
Dr. Öğr. Üyesi Özlem OKYAY, Dr. Öğr. Üyesi Dilek EROL
Okul Öncesi Öğretmen Adaylarının Çocuk İstismarı ve İhmali Üzerine Farkındalık Düzeylerinin İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
İstismar ve ihmalin önlenmesi, çocuk haklarının ihlalini ortadan kaldırdığı gibi sağlıklı toplumların oluşmasında da son derece önemlidir. İstismar sorununun önlenmesinde çocuklarla aileleri kadar vakit geçiren öğretmenler kilit role sahiptir. Bu araştırmanın amacı; okul öncesi öğretmen adaylarının, ülkemizde her geçen gün sayısı artan çocuk istismarı ve ihmali sorununa yönelik farkındalık düzeylerini belirlemektir. Tarama deseninin kullanıldığı çalışmada, 2016-2017 eğitim öğretim yılında Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi okul öncesi eğitimi öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 135 öğretmen adayı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verileri, 20 maddeden oluşan “Çocuk İstismarı ve İhmali Farkındalık Ölçeği”nin öğretmen adaylarına uygulanması ile toplanmıştır. Verilerin analizi sonucunda, okul öncesi öğretmen adaylarının çocuk istismarı ve ihmaline yönelik farkındalık düzeylerinin yüksek olduğu, kadın öğretmen adaylarının fiziksel istismara yönelik farkındalık düzeylerinin erkek öğretmen adaylarına göre ikinci sınıfların farkındalık düzeylerinin diğer sınıflara göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulgular alanyazın ışığında tartışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Çocuk istismarı ve ihmali; Çocuk hakları; Farkındalık; Okul öncesi öğretmeni; Öğretmen adayları.