Arş. Gör. Derya ÇIKILI SOYLU, Dr. Öğr. Üyesi Deniz DAĞSEVEN EMECEN, Doç. Dr. Ahmet YIKMIŞ
Zihinsel Yetersizliği olan Öğrencilere Fen Konularının Öğretiminde Doğrudan Öğretim Yöntemi ile Şematik Düzenleyiciyle Öğretim Yönteminin Karşılaştırılması
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın genel amacı; hafif derecede zihinsel yetersizliği olan öğrencilere Fen konularının (İskelet ve Solunum Sistemi) kazandırılmasında ve kalıcılığında doğrudan öğretim yöntemi ile şematik düzenleyici ile hazırlanan öğretim programlarının etkililiğinin belirlenmesidir. Araştırma deneklerini, 2015-2016 öğretim yılında ‘Şeyh Şamil Ortaokulu’ özel eğitim sınıfında yer alan öğrenciler arasından belirlenen bir kız, bir erkek öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada tek denekli araştırma modellerinden, uyarlamalı dönüşümlü uygulamalar modeli kullanılmıştır. Her iki denek; İskelet Sistemi ve Solunum Sistemi konularının doğrudan ve şematik düzenleyiciler ile hazırlanan öğretim planının öğretimi ve sunumu sonunda, iskelet ve solunum sistemi konularını kazanmışlardır. Aynı zamanda her iki denek için; İskelet Sistemi ve Solunum Sistemi konularının öğretiminde şematik düzenleyiciler ile doğrudan öğretim yönteminin etkililik açısından farklılaşmadığı izlenimi edinilmektedir. Doğrudan öğretim ve şematik düzenleyiciler ile yapılan öğretimden, 15 ve 25 gün sonra, öğrenilen İskelet ve Solunum Sistemi konularının kalıcılığını devam ettirmesi açısından farklılık göstermediği izlenimi edinilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Doğrudan öğretim yöntemi; Şematik düzenleyiciler; Fen öğretimi; Zihinsel yetersizliği olan çocuklar; Öğretim planı.
Arş. Gör. Meltem YILDIZ, Prof. Dr. Jale ELDELEKLİOĞLU
Üniversite Öğrencilerinin Depresyon Düzeylerinin Ruminasyon ve Problem Çözme Becerileriyle İlişkisi
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin depresyon düzeyleri ile ruminasyon ve problem çözme becerileri arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Araştırma, 18-24 yaş arası 263 (%63’ü kadın, %37’si erkek) üniversite öğrencisi üzerinde yapılmıştır. Araştır-mada depresyon düzeyi, ruminasyon ve problem çözme becerilerini ölçmek için sırasıyla Hisli (1989) tarafından Türkçeye uyarlanmış “Beck Depresyon Envanteri”, Karatepe, Yavuz ve Türkcan (2013) tarafından Türkçeye uyarlanmış “Ruminatif Düşünme Stili Ölçeği” ve Taylan (1990) ve Şahin, Şahin ve Heppner (1993) tarafından Türkçeye uyarlanmış “Problem Çözme Envanteri” kullanılmıştır. Hesaplanan kore-lasyonlar sonucunda, kız ve erkek öğrencilerin depresyon düzeyleri ile ruminasyon düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı, problem çözme ve depresyon düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki belirlenmiştir. Yapılan çoklu doğrusal regresyon analizi sonucunda ise ruminasyon düzeylerinin ve problem çözme becerilerinin depresyonun anlamlı bir yordayıcısı olduğu belirlenmiştir. Araştırma sonuçları ilgili alanyazın ışığında tartışılmış ve bazı önerilerde bulunulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Depresyon; Ruminasyon; Problem çözme becerileri; Ergen; Cinsiyet.
Dr. Asiye Büşra ŞİRİN-AYVA, Doç. Dr. Azize Nilgün CANEL
Psikolojik Danışma Sürecinde Yeni Bir Model: Macera Terapisi
Özet
|
Tam Metin
Macera terapisi deneyimle öğrenme yaklaşımından kaynak alan, danışanlara fiziksel görevlerin verildiği ve küçük gruplar şeklinde, genellikle terapistin ofisi dışında ve açık alanda yürütülen bir terapi yaklaşımdır. Günümüzde gittikçe tanınırlığı artan macera terapisi, çok farklı örneklemlerde ve farklı değişkenlerle araştırılmaktadır. Macera terapisi, açık alanda gerçekleştirilmesi ve macera etkinlikleri ve fiziksel aktivitelere yer vermesi dolayısıyla özellikle çocuklar ve ergenlerle çalışıldığında anlamlı sonuçlar alınmaktadır. Profesyonel uzmanlık gerektiren bir terapi yaklaşımı olan macera terapisinin kendisine bulunmaktadır. Türkiye’de de adından söz ettirmeye başlayan macera terapisi, araştırmacı ve uygulayıcıların dikkatini çekmektedir. Bu çalışmanın amacı, okuyuculara macera terapisinin teori ve prensiplerine ilişkin genel bir bakış açısı sağlamaktır. Bu amaçla macera terapisinin kullandığı özgün tekniklerin yanı sıra oturum süreci ve içeriğine değinerek macera terapisinin teorik temelleri ve temel prensiplerinden bahsedilmiştir. Seans süreci ve gerçekleştirilen etkinliklere ilişkin bilgiler verilmiştir. Son olarak Türkiye için sonuç ve öneriler ilgili alanyazın ışığında irdelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Macera terapisi; Doğa; Deneyimle öğrenme; Ergenler; Çocuklar.
Doç. Dr. Tuba ÇENGELCİ KÖSE, Dr. Öğr. Üyesi Ömür GÜRDOĞAN BAYIR, Dr. Metin KÖSE, Dr. Öğr. Üyesi Aslı YILDIRIM-POLAT
Öğretmen Adaylarının Bakış Açısıyla Adalet Değeri
Özet
|
Tam Metin
İnsanlar gereksinimlerini karşılamak ve çeşitli tehlikelerden korunabilmek amacıyla yaşamlarını bir toplum içinde sürdürme gereksinimi duymuşlardır. Toplumsal yaşam ise birtakım kuralları zorunlu kılmaktadır. Bu toplumsal kurallar içinde yaptırım gücü en yüksek olan hukukun yansıttığı adalet aynı zamanda ahlaki bir değerdir. Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının adalet değerine ilişkin algılarını ve adalet değerinin kazandırılmasına ilişkin görüşlerini ortaya koymaktır. Araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın verileri açık ve kapalı uçlu sorulardan oluşan veri toplama aracı ile toplanmıştır. Araştırmanın katılımcılarını 2016-2017 bahar döneminde bir devlet üniversitesinde öğrenim gören Okulöncesi Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği ve Sosyal Bilgiler Öğretmenliği programlarına devam eden 3. sınıfta öğrenim gören öğretmen adayları oluşturmaktadır. Verilerin analizinde betimsel istatistik, ki-kare ve içerik analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmen adaylarının adaleti hakkaniyetli davranmak ve haklı ile haksızı birbirinden ayırmak biçiminde ele aldıkları görülmüştür. Öğretmen adayları tarafından adalete ilişkin olarak oluşturulan metaforlar düzenleyici, denkleştirici, dağıtıcı, hakkaniyet, toplumsal ve adaletsizlik duygusu kategorileri altında toplanmıştır. Yapılan ki-kare analizinde verilen değişkenlerle oluşturulan kategoriler arasında ilişki bulunmamıştır. Öğretmen adaylarına göre adalet değerinin kazandırılmasında öğretmenlerin davranışları ve öğretme-öğrenme süreci önem taşımaktadır. Öğretmenlerin öğrencilere eşit davranması adalet değerinin kazandırılmasında önemli görülmüştür. Öğretmen adayları adalet değerinin kazandırılmasında en fazla drama yöntemini önemserken, süreçte örnek olaylardan yararlanılması gerektiğini vurgulamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Değerler eğitimi; Adalet; Öğretmen adayı; Öğretmen eğitimi.
Assoc. Prof. Dr. Meryem HAYIR-KANAT, Assist. Prof. Dr. Genç Osman İLHAN
Effects of “Geography of the Turkic World” Course on Social Studies Teacher Candidates’ Views about Turkic Culture and Turkic World
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmada Türkiye’deki Eğitim Fakültelerinin Sosyal Bilgiler Eğitimi Bölümlerinde seçmeli ders olarak okutulan “Türk Dünyası Coğrafyası” dersini seçen öğretmen adaylarının beklentileri ve dersin bu beklentileri karşılama düzeyini ölçmek amaçlanmıştır. Araştırma İstanbul ilinde yer alan bir üniversitenin eğitim fakültesi sosyal bilgiler eğitimi anabilim dalında yapılmıştır. Çalışmanın örneklem grubunu Türk Dünyası Coğrafyası Dersi’ni seçen 17 sosyal bilgiler öğretmen adayı oluşturmuştur. 2015 Bahar dönemini kapsayan araştırma toplamda 16 haftalık bir süreçte gerçekleştirilmiştir. Karma yöntemin kullanıldığı araştırmada eşzamanlı/paralel desenden yararlanılmıştır. Nitel ve nicel veriler aynı zamanda toplanmış ve birbiriyle çeşitleme yapılması sağlanmıştır. Nitel boyutta açık uçlu sorulardan veri toplanırken nicel boyutta ön test ve son test yoluyla verilere ulaşılmıştır. Toplanan veriler nitel kısımda içerik analizi yoluyla analiz edilirken, nicel kısımda ise bağımlı t testinden yararlanılmıştır. Çalışmadan ulaşılan sonuçlara göre ders sürecinde yapılan uygulamalarla öğretmen adaylarının Türk Dünyası’na yönelik algılarının olumlu yönde değiştiği, bilgilerinin ve ilgilerinin arttığı, düşündüklerinden daha büyük bir alana Türk Kültürü’nün yayılmış olduğu ve birçok yanlış öğrenmenin (yanılgının) farkına vardıkları belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Türk dünyası coğrafyası dersi; Türk dünyası; Türk kültürü; Sosyal bilgiler eğitimi; Öğretmen adayı.
Doç. Dr. Serpil UMUZDAŞ, Öğr. Gör. Cevahir Korhan IŞILDAK
İlköğretimde Müzik Dersine İlişkin Mevcut Durumun Sınıf Öğretmeni Adaylarının Görüşlerine göre Değerlendirilmesi
Özet
|
Tam Metin
Sınıf öğretmenleri, ilköğretim düzeyinde verdikleri diğer derslerin yanı sıra müzik derslerini yürütmekle görevlidir. Bu görevdeki başarısı; iyi planlanmış, uygulanmış ve değerlendirilmiş eğitim yaşantısıyla gerçekleşebilir. Lisans düzeyi müzik dersleri ile sınıf öğretmeni adayının, dersin hedeflediği kazanımları edinmesi ve düzeyi ne olursa olsun yaşadığı ülkenin eğitim sisteminin alanına yansımalarını tartışabilecek yeterliğe sahip olması beklenir. Çünkü temelde yüksek öğretim ilk yılından itibaren, ülkeye problem çözme yönünde düşünebilen, fikir sahibi bireyler kazandırmayı amaçlar. Bu çalışmanın amacı; ilköğretimde müzik dersinin mevcut durumunu sınıf öğretmeni adaylarının görüşlerine göre değerlendirmektir. Araştırmada sınıf öğretmeni adaylarının ilköğretim müzik dersine ilişkin mevcut durumla ilgili görüşleri nitel veri olarak, içerik analizi ile çözümlenmiş ve yorumlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2017-2018 eğitim-öğretim yılı güz döneminde, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde İlköğretim Sınıf Öğretmenliği programında müzik dersini alan 114 ikinci sınıf öğretmeni adayı oluşturmaktadır. Sınıf öğretmeni adaylarının kompo-zisyonlarında yer alan ifadeleri elektronik ortama aktarılarak içerik analizi yapılmıştır. İlköğretimde müzik dersine ilişkin mevcut durumu değerlendiren sınıf öğretmeni adaylarının görüşleri; ilköğretim düzeyinde müzik dersinin içeriği, öğretmen, çalgı/materyal, tutum, ortam/fiziki şart, uygulama başlıkları altında toplanmıştır. Adayların; müzik eğitim programının, öğretmenin, materyallerin, fizikî şartların yetersizliği konusuna dikkat çektikleri görülmüştür. Bunun yanı sıra uygulama yöntemlerini ve varsayılan tutumları eleştirel bakış açısıyla incelemişlerdir.
Anahtar Kelimeler: İlköğretim; Sınıf öğretmeni adayı; Müzik dersi; Mevcut durum; Değerlendirme.
Arş. Gör. Dr. Dilan BAYINDIR, Dr. Öğr. Üyesi Kazım BİBER
60-72 Aylık Çocukların Okula Hazır Bulunuşluk Düzeyleri ile Öz Düzenleme Beceri Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın amacı, 60-72 aylık okul öncesi dönem çocukların öz düzenleme beceri düzeyleri ile okula hazır bulunuşluk düzeyleri arasındaki ilişkinin Türkiye’den seçilmiş bir örneklem grubu üzerinde incelenmesidir. Araştırmanın örneklemi, Balıkesir ilindeki okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 127’si kız, 129’u erkek toplam 256 çocuktan oluşturmaktadır. Veri toplama araçları olarak Kişisel Bilgi Formu, Öz Düzenleme Becerileri Ölçeği ve Okula Hazır Olma Ölçeği kısa formu kullanılmıştır. Araştırmaya katılan çocukların okula hazır bulunuşluk düzeyi ile öz düzenleme becerileri arasında pozitif yönlü anlamlı ilişki olduğu bulgulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Okul öncesi dönem; Öz düzenleme becerileri; Okula hazır bulunuşluk.
Dr. Öğr. Üyesi Raziye Nil AKSOY, Prof. Dr. Salih AKKAŞ
An Intercultural Study on Flute Instruction in Music Teacher Training Programs (The German and Turkish Examples)
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın temel amacı, Türkiye’deki üniversitelerin müzik öğretmeni yetiştiren programlarındaki flüt öğretimi ile flüt öğretimi alanında önemli özellikleri olan Almanya’daki üniversitelerin müzik öğretmeni yetiştiren programlarındaki flüt öğretimi arasındaki benzerlik ve farklılıkların ortaya konması ve bu yolla flüt eğitimcilerine farklı bakış açıları sunularak Türkiye’deki flüt öğretimine katkılar sağlanmasıdır. Bu betimsel araştırmanın yürütülmesinde; karşılaştırma yoluyla ilişki saptamaya dayalı genel tarama özelliği taşıyan ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Çalışma grubunu Türkiye ve Almanya’da müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda çalışan 26 flüte eğitimcisi oluşturmuştur. Anket tekniğiyle toplanan nicel verilerinin analizi için IBM SPSS 20.0 paket programları kullanılarak frekans, yüzde tablolarına yer verilmiş, iki grubun karşılaştırılmasında Mann-Whitney U-Testi kullanılmış, analizler için elde edilen sonuçlar 0.05 anlamlılık düzeyinde yorumlanmıştır. Sonuç olarak her iki ülkenin flüt öğretim yapıları arasında hem benzerlik hem de farklılıklar belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Flüt öğretimi; Çalgı öğretimi; Müzik öğretmenliği eğitimi; Müzik eğitimi; Karşılaştırmalı eğitim; Türkiye; Almanya.
Dr. Öğr. Üyesi Türker SEZER, Prof. Dr. Gülden UYANIK, Ayşe Gül KARABULUT, Elif KOÇAK SAZLI
5-6 Yaşında Çocuğu Olan Annelerin Çocukluk Deneyimleri ve Öznel Mutluluk Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmanın amacı, okul öncesi eğitimine devam eden 5-6 yaş arası çocuğu olan annelerin çocukluk deneyimleri ve öznel mutluluk düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. İlişkisel tarama modelinde tasarlanan araştırmanın çalışma grubunu, 2014-2015 eğitim öğretim yılında İstanbul ilinde yer alan 12 okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 298 çocuğun annesi oluşturmuştur. Araştırmanın verileri Çocukluk Deneyimleri Ölçeği ve Öznel Mutluluk Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir. Araştırma sonucunda, annelerin kendi çocukluk dönemlerinde yaşadıkları aile içi olumsuz deneyimlerin, onların şu anki mutluluk düzeylerini olumsuz yönde etkilediği belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Çocukluk dönemi; Çocukluk deneyimleri; Öznel mutluluk; Öznel iyi oluş; Anneler.
Arş. Gör. Özge ÖZLÜ, Doç. Dr. Ahmet YIKMIŞ
Zihinsel Yetersizliği Olan Öğrencilere Çarpma Öğretiminde Somut-Yarı Somut-Soyut Öğretim Stratejisinin Etkililiği
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmada zihinsel yetersizliği olan öğrencilere temel çarpma işlemlerinin öğretiminde doğrudan öğretim yöntemi ile sunulan somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisinin etkililiğinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amacın yanı sıra, somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisi ile öğretimin, öğretim sona erdikten on ve yirmi gün sonraki izleme etkisi, farklı ortam ve farklı kişilere genelleme etkisi ve somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisi hakkında öğretmenler görüşlerini belirlemeye yönelik sosyal geçerliliği incelenmiştir. Araştırmada tek denekli araştırma modellerinden denekler arası yoklama denemeli çoklu yoklama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın bağımlı değişkeni, araştırmaya katılan öğrencilerin matematik becerilerinden, temel çarpma işlemi becerisini doğru gerçekleştirme düzeyleri iken; bağımsız değişkeni doğrudan öğretim yöntemine göre sunulan somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisidir. Araştırma, Balıkesir ilinde yaşayan, yaşları 9-10 arasında değişen, zihinsel yetersizliği olan, yazılı ve sözlü yönergelere tepkide bulunma, nesneleri kullanabilme, basit şekiller çizebilme, rakamları tanıma, nesne (rasyonel) sayma ve atlayarak sayma becerileri ile temel toplama işlemi becerileri ve eşitlik kavramı ön koşullarına sahip, ikisi kız ve biri erkek olmak üzere üç öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırmanın bulguları incelendiğinde; zihinsel yetersizliği olan öğrencilere çarpma işlemi becerilerinin kazandırılmasında, doğrudan öğretim yöntemi ile sunulan somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisinin etkili olduğu, öğrencilerin kazandıkları çarpma işlemi becerisinin kalıcılığının öğretim bittikten on gün ve yirmi gün sonra da koruyabildikleri, öğrencilerin tümü bu beceriyi farklı ortam ve farklı kişilere genelleyebildikleri ve öğretmenlerin somut-yarı somut-soyut öğretim stratejisi hakkındaki görüşlerinin olumlu olduğu bulgulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Matematik öğretimi; Çarpma işlemi öğretimi; Somut-yarı somut-soyut stratejisi; Zihinsel yetersizlik.
Prof. Dr. Arzu ÖZYÜREK, Dr. Öğr. Üyesi Fatma Betül KURNAZ
Aile İçi Şiddet Farkındalığı Ölçeği: Güvenilirlik ve Geçerlilik Çalışması
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmada, yetişkinlerin aile içi şiddete yönelik farkındalığını belirlemek için bir ölçek geliştirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu, Açımlayıcı Faktör Analizi için farklı bölümlerde öğrenim gören 142 kadın ve 103 erkek olmak üzere 245 lisans öğrencisi; Doğrulayıcı Faktör Analizi için 174 kadın ve 111 erkek olmak üzere farklı yaş grubundan ve farklı öğrenim düzeyinden 285 kişi oluşturmuştur. Ölçüte dayalı geçerliğini belirlemede ise ayrıca 170 kişiden veri toplanmıştır. Ölçüte dayalı geçerliği Aile İçi Şiddete İlişkin Tutum Ölçeği kullanılarak belirlenmiştir. Üçlü derecelendirilen ölçek maddelerinin ayırt ediciliğini belirlemek için madde-toplam puan korelasyonları hesaplanmış, üst %27’lik grup ve alt %27’lik grubun madde puanları arasındaki fark t Testi ile incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar, ölçek maddelerinin ayırıcılığının yeterli düzeyde olduğunu göstermiştir. Güvenilirliğin 0.71 ile 0.92 arasında değiştiği belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlar, 20 maddelik dört faktörlü Aile İçi Şiddet Farkındalığı Ölçeği’nin güvenilir ve geçerli sonuçlar verdiğine ilişkin kanıtlar sunmuştur.
Anahtar Kelimeler: Aile; Aile içi şiddet; Güvenilirlik; Geçerlilik; Ölçek geliştirme.
Doç. Dr. Nuray KURTDEDE FİDAN, Hande GEDİK
İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi Ders Kitabında Yer Alan Değerler
Özet
|
Tam Metin
Bu araştırmanın amacı, ilkokul 4. sınıf İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi ders kitabının Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programında yer alan değerler açısından incelenmesidir. Nitel araştırma yaklaşımı çerçevesinde tasarlanan bu çalışmada, doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın veri kaynağını 2016-2017 eğitim-öğretim yılı ilkokul 4. sınıf İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi ders kitabı oluşturmaktadır. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programında öğrencilere kazandırılması hedeflenen değerlerin hepsine yer verilmiş olup en çok özgürlük, adil olma, sorumluluk, saygı değerlerine yer verilmiştir. En az yer verilen değerler aile birliğine önem verme, misafirperverlik, bağımsızlık şeklinde belirlenmiştir. Ayrıca İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi ders kitabında, dersin yapısı gereği Sosyal Bilgiler Öğretim Programında yer alan değerlerin dışında farklı temalar belirlenmiştir. Ders kitabındaki kullanım sıklığına göre bu temalar; eşitlik, insan hakları, kurallara uymanın önemi, uzlaşma, kültürel ögelere önem verme, demokrasi, empati, cesarettir.
Anahtar Kelimeler: Değerler; Değerler eğitimi; İnsan hakları, Yurttaşlık ve demokrasi ders kitabı; Sosyal bilgiler öğretim programı.
Prof. Dr. Ali ERYILMAZ, Dr. Öğr. Üyesi Hafız BEK*
Danışanların Beklentilerine Göre Etkili Psikolojik Danışmanların 15 Özelliği
Özet
|
Tam Metin
Bu çalışmanın amacı, psikolojik danışma yardımı alan ve sorununun çözüldüğünü belirten danışanların gözünden etkili psikolojik danışman özelliklerinin incelenmesidir. Çalışma, nitel araştırma yöntemlerinden olan fenomonolojik araştırma deseni ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmada 10 kadın ve 3 erkek olmak üzere toplam 13 danışan yer almıştır. Çalışmada veriler, içerisinde demografik bilgilerin de yer aldığı nitel görüşme formu ile toplanmıştır. Çalışmada katılımcılara “Psikolojik danışma sürecinde, psikolojik danışmanınızın rolünü değerlendiriniz?” şeklinde bir açık uçlu soru sorulmuştur. Bu sorulara verilen yanıtlar üzerinden fenomenolojik analiz gerçekleştirilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, terapötik süreci yönetmekle, psikolojik danışmanın kendisini yönetmesiyle ve psikolojik danışma sürecinde gelişimsel bir şekilde ilerlemeyle ilgili 15 özellik bulunmuştur. Terapötik süreci yönetme kapsamlı tanımlamasının; danışanla bağlanmayı gerçekleştirmek, süreci bilimsel bir şekilde yütürütmek, terapötik koşulları oluşturmak ve becerileri kullanmak; destekleyici olmak; danışanın bakış açısını değiştirmek şeklinde beş önemli teması vardır. Psikolojik danışmanın kendisini yönetme kapsamlı tanımlamasında; psikolojik danışmanın olumlu kişilik özelliklerini sürece sokması; psikolojik danışmanın motivasyonunu yüksek düzeyde tutması, psikolojik danışmanın duygusal açıdan rahat olması; psikolojik danışmanın etkileyici bir ses tonuna sahip olması ve psikolojik danışmanın rahatlatıcı olması olmak üzere beş tema vardır. Psikolojik danışma sürecinin gelişimsel basamaklarını takip etmek kapsamlı tanımlamasının; yakından ilgilenmek; etkin dinlemek; sorunun nedenlerini bulmak ve sonuca ulaştırmak/problem çözmek olmak üzere beş teması bulunmuştur. Psikolojik danışman eğitiminde, psikolojik danışma ve süpervizyon sürecinde bu özellikler kullanılabilir.
Anahtar Kelimeler: Psikolojik danışman; Etkililik; Nitelik; Danışman özelliği.
Doç. Dr. Yasemin ERGENEKON, Dr. Öğretim Üyesi Aysun ÇOLAK
Bağımsız Yaşama Güvenli Bir Adım: Gelişimsel Yetersizliği Olan Bireyler İçin Güvenlik Becerileri
Özet
|
Tam Metin
Güvenlik becerileri bireyin evde, okulda, işyerinde ve/veya toplumsal ortamlarda güvenliğini tehdit eden acil, beklenmedik ve tehlikeli durumları fark etmesi, bu durumlara karşı uygun sürede uygun davranışları sergilemesi, kendini koruması ve kişisel güvenliğini sağlaması gibi içinde hem psiko-motor hem de bilişsel farklı pek çok davranışı barındıran geniş bir beceri yelpazesinden oluşur. Gelişimsel yetersizliği olan bireyler için güvenli bir hayatın anahtarı niteliğinde olan güvenlik becerilerinin onlara öğretilmesi yaşamsal önem taşımaktadır. Derleme çalışması olarak hazırlanan bu çalışmanın amacı, (a) gelişimsel yetersizliği olan bireyler için hayâtî önem taşıyan güvenlik becerilerinin ne olduğuna, bu becerilerin alanyazında nasıl sınıflandırıldığına, gelişimsel yetersizliği olan bireylere neden öğretilmesi gerektiğine, bu becerilerin öğretiminde hangi uygulamalardan yararlanıldığına ilişkin bilgilendirme yapmak ve (b) alanyazında yapılan araştırmaların, yapılan betimsel ve meta analiz çalışmalarının bulguları göz önünde bulundurularak ailelere, öğretmenlere ve araştırmacılara önerilerde bulunmaktır.
Anahtar Kelimeler: Güvenlik becerileri; Gelişimsel yetersizliği olan bireyler; Bağımsız yaşam; Geçiş; Özel eğitim.